1890'da kurulan Bomonti Bira fabrikası ilk defa seri üretim yapma özelliğiyle tarihte önemli bir yere sahip. Fabrikanın ünü o kadar artmış ki bulunduğu bölgeye de adını vermiş. 1940'da Tekel'in almasından sonra 1991 yılında üretime son verilip fabrika adeta kaderine terk edilmiş. 2015 yılında eski bira fabrikasının olduğu yerde hizmete açılan Bomonti Ada bu mirası sürdürmeye çalışıyor. Çölde bir vaha misali şehrin tam göbeğinde yemek, kültür,sanat ve eğlence merkezi olarak nefes almamızı sağlayan harika bir yer oldu. The Populist ise bira geçmişinin mirasını devam ettirmek için açıldı. Mekan harika dizayn edilmiş ve ferah bir bahçe ile ada ile bütünleşmiş. Alışılagelmişin dışında bir atmosfer yarattıklarını iddia ediyorlar ve bence haklılar.
Burada adeta İstanbul'da olduğunuzu unutacaksınız. Fabrikanın avlusunda çok sayıda mekan var ve giriş tek bir kapıdan güvenlikli olarak yapılıyor. The Populist eski fabrikanın yarattığı bira geleneğine bağlı kalarak çok sayıda değişik birayı tatma şansını tanıyor. Mekan dış bahçe ve içeride 2 kattan oluşuyor ve toplam 1000 metrekare büyüklüğünde. Farklı 3 konsept barı olduğunu da belirtelim. Biralara gelince, her zaman farklı biralar olabiliyor. Bazen 8 bezen 11 çeşit bira bulunuyor. Hazır alınmayan biralar isterseniz 20cc isterseniz de 33 cc olarak servis ediliyor. (14-24 TL)
Altı değişik biranın da tadına bakmak isterseniz 12 cc bardaklarda özel sunumuyla masanıza geliyor (30 TL)
Her zevke göre bira var ama damak tadımız yıllardır ne yazık ki kötü Pilsnerler ile değiştiği için yadırgıyabiliyoruz. Ben en çok Pale Ale'yi beğendim. Vienne Lager ve Kolsch ise gerçekten inanılmaz. Bira demişken sadece el yapımı bira sunmalarını anlıyorum ve saygı duyuyorum ama içinde bulundukları ve mirasını devam ettirdiklerini söyledikleri Bomonti için bir istisna yapıp o birayı da servis edebilirler, benden önermesi... Servis hem çok hızlı hem de biralar hakkında iyi bilgilendirme yapıyorlar. Bira söylenirse masaya tabii ki patates kızartması da gelir. Fesleğenli ve sarımsaklı olanı favorim ama elma dilim ve değişik baharatlı olanı da güzel. Ben ve eşim bira ile tortilla cipsi yemeyi de çok severiz. Tortillalar guacomole ve salsa sosla servis ediliyor.
Atıştırmalıklar menüsü o kadar cazip geldi ki biz burada gezindik durduk. Çıtır tavuk parçaları acı sosla çok lezzetliydi. İş sosise gelince Türkiye'de pek de istediğimiz gibi sosis yemek zor (Caferağa ve Ayhan Şahenk sosisini klasman dışında bırakıyorum o harika) Tütsülenmiş Dana Frankfurter Sosis masaya ne zaman geldi ne çabuk yendi anlayamadım ama fotoğrafını çekmeye vakit bulamadım. Bu kadar lezzetli sosisi uzun zamandır yemedim. Taş Fırın olması pizetta konusunda ne kadar ciddi düşündüklerini gösteriyor. Biralar peş peşe gelirken sırada pizetta vardı. Arkadaşım Onur önceden methini çok duyduğu Kokoreçli Pizetta sipariş ederken Ebru Peynirli ve rokalı olanı istedi. Kokoreçli olanı tarif etmek zor benim gibi zor kokoreç beğenen birisini bile mest etti. Hamur incecik ve malzeme kaliteli olunca hata yapma şansları da kalmıyor zaten.
Ana yemeğe midemizde boş yer kalmadı. zaten ya atıştırmalıklarda derine dalmamalı ya da sadece onlarla geceyi tamamlamalı. Yan masaya gelen hamburgerler de çok güzel görünüyordu. Biz yemedik ama isteyenler yemeğin ardından tatlı olarak Funnel Cake (Kızartılmış minik parçalı krep hamuru, tarçın ve vanilyalı dondurma) isteyebilirler. The Populist bira sevenler için bir cennet. Keyifli bir akşam için aradığınız ortam ve yemekler de var. Bazı akşamlar ortam DJ ile hareketleniyor daha ne olsun? Biz adam başı 130 TL hesap vererek mekandan memnun şekilde ayrıldık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder